Vesayet Nedir?

Vesayet Davası ve Vasi Tayini:

Vesayet kavramı, reşit olmamış küçüklerin yahut yasal hakları kısıtlanmış olan kısıtlıların, haklarının korunmasını ve hukuken temsil edilmesini sağlayan ve kamu görevi sayılan bir kurumu ifade etmektedir. Mahkemece atanarak söz konusu kimseleri temsil edecek kimselere ise vasi denmektedir.

Mevzuatımızda vesayeti diğer bir ifade ile vasi atamasını gerektiren haller iki ana başlık halinde sıralanmıştır.

YAŞ KÜÇÜKLÜĞÜ

Velayet altında bulunmayan her çocuğa, kanunen zorunlu olarak vasi atanır.

KISITLILIK HALİ

Akıl hastalığı & akıl zayıflığı
Savurganlık
Alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı
Kötü yaşam tarzı
Kötü yönetim
Özgürlüğü bağlayıcı ceza
İlgilinin talebi

Vasi ataması, vesayet makamınca (ilgili Sulh Hukuk Mahkemesi) vasilik görevini yapabilecek yetkinlikte bir kimsenin atanması ile gerçekleşmektedir. Vesayet makamı vasi atamasını gerçekleştirirken, haklı sebepler olmadıkça ilgilinin eşine ve yakın hısımlarına öncelik tanır. Bununla birlikte haklı sebepler engel olmadıkça, vasiliğe, vesayet altına alınacak kişinin ya da ana veya babasının gösterdiği kimse atanır.

Vesayet altına alınan kimsenin yerleşim yerinde oturanlardan vasiliğe atananlar, bu görevi kabul etmekle yükümlüdürler.

Vesayet altına alınan kimsenin fiil ehliyeti, sınırlı ehliyetsiz hale gelmektedir. Bu kapsamda söz konusu kimseler kural olarak, kendilerini borç altına sokan hukuki işlemleri ancak vasisinin rızasıyla yapabilirler. Vasinin izni olmaksızın gerçekleşen bu tür işlemler, karşı tarafın belirleyeceği süre içerisinde yahut başvuru üzerine hakimin belirleyeceği süre içerisinde vasi tarafından onaylanmadığı takdirde geçerlilik kazanamayacaktır.

Vesayet altında bulunan kimseye vesayet makamınca (Sulh Hukuk Mahkemesi), bir meslek yahut sanatın yürütülmesi kapsamında izin verildiği takdirde, bu kimse söz konusu işle ilişkili olarak her türlü olağan işlemi yapmakta yetkilidir. Meydana getireceği bu tür işlemlerden tüm malvarlığı ile sorumludur.

Açılan dava neticesinde vesayet kararı, kısıtlanması istenen kişinin yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilir. Yargılama, ilgilinin dinlenilmesi ve bilirkişi raporunun incelenmesini takiben verilecek karar ve kararın ilan edilmesi olmak üzere iki safhadan oluşur. Karar, kısıtlanan kimsenin yerleşim yeri ve nüfusa kayıtlı olduğu yerde ilan edilir.

Mevzuatımızda vasi olarak atanamayacak kimseler sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar;

·         Kısıtlılar,

·         Kamu hizmetinden yasaklılar veya haysiyetsiz hayat sürenler,

·         Menfaati kendisine vasi atanacak kişinin menfaati ile önemli ölçüde çatışanlar veya onunla aralarında düşmanlık bulunanlar,

·         İlgili vesayet daireleri hâkimleridir.

Hukuk sistemimiz, ilgililerin kısıtlanmasını takiben kimi işlemlerini vasinin onayına tabi tutmuş olsa da, burada vasinin söz konusu yetkisi sınırsız değildir. Şöyle ki, ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi ve her ilgili, vasinin eylem ve işlemlerine karşı vesayet makamına şikâyette bulunabilir. Bunun dışında meydana gelecek kimi işlemler için vasinin onayı yeterli görülmemiş ve vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesinin yahut denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesinin izninin gerekliliği öngörülmüştür.

Vesayet Makamının İzni Gereken İşlemler

·         Taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir aynî hak kurulması,

·         Olağan yönetim ve işletme ihtiyaçları dışında kalan taşınır veya diğer hak ve değerlerin alımı, satımı, devri ve rehnedilmesi,

·         Olağan yönetim sınırlarını aşan yapı işleri,

·         Ödünç verme ve alma,

·         Kambiyo taahhüdü altına girme,

·         Bir yıl veya daha uzun süreli ürün ve üç yıl veya daha uzun süreli taşınmaz kirası sözleşmeleri yapılması,

·         Vesayet altındaki kişinin bir sanat veya meslekle uğraşması,

·         Acele hâllerde vasinin geçici önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere, dava açma, sulh olma, tahkim ve konkordato yapılması,

·         Mal rejimi sözleşmeleri, mirasın paylaştırılması ve miras payının devri sözleşmeleri yapılması,

·         Borç ödemeden aciz beyanı,

·         Vesayet altındaki kişi hakkında hayat sigortası yapılması,

·         Çıraklık sözleşmesi yapılması,

·         Vesayet altındaki kişinin bir eğitim, bakım veya sağlık kurumuna yerleştirilmesi,

·         Vesayet altındaki kişinin yerleşim yerinin değiştirilmesi .

Denetim Makamının İzni Gereken İşlemler

·         Vesayet altındaki kişinin evlât edinmesi veya evlât edinilmesi,

·         Vesayet altındaki kişinin vatandaşlığa girmesi veya çıkması,

·         Bir işletmenin devralınması veya tasfiyesi, kişisel sorumluluğu gerektiren bir ortaklığa girilmesi veya önemli bir sermaye ile bir şirkete ortak olunması,

·         Ömür boyu aylık veya gelir bağlama veya ölünceye kadar bakma sözleşmeleri yapılması,

·         Mirasın kabulü, reddi veya miras sözleşmesi yapılması,

·         Küçüğün ergin kılınması,

·         Vesayet altındaki kişi ile vasi arasında sözleşme yapılması .

Kanunen gerekli olduğu halde, vesayet makamının yahut denetim makamının izninin alınmadığı işlemler, gerekli olduğu halde vasinin onayı olmaksızın kısıtlının gerçekleştirdiği işlem niteliğindedir.

Vesayet altında bulunma hali ve dolayısıyla vasilik görevi süreklilik arz eden bir durum değildir. Bu kapsamda vesayet,

·         Yaş küçüklüğü sebebiyle kısıtlı bulunan küçüğün ergin olmasıyla,

·         Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûmiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet , hapis hâlinin sona ermesiyle,

·         Diğer hallerde yetkili vesayet makamının kararıyla sona erer.

Yabancı mahkemelerce verilmiş vesayet kararının ülkemizde tanınması hukuken mümkündür.