MİRAS HUKUKU İLE İLGİLİ KISA NOTLAR

Birinci zümre: miras bırakanın altsoyu

İkinci zümre: miras bırakanın ana babası

Üçüncü zümre: miras bırakanın büyük ana ve babaları ile onların altsoyudur.

Mirasta Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır?

Derece sistemi nedeniyle mal paylaşımına birinci dereceden başlanır. Birinci derece mirasçılar yoksa sırasıyla ikinci ve üçüncü derece mirasçılar arasında paylaşım yapılır. Miras bırakanın eşi her dereceyle birlikte belli oranlarda miras hakkına sahiptir. Medeni hukuk sisteminde üç tane zümre kabul edilmiştir. Üç dereceli zümre sistemi şu şekildedir: 

Birinci Derece (Zümre) Yasal Mirasçılar

Miras bırakanın ölümü üzerine birinci derece (zümre) mirasçıları onun altsoyudur. Altsoy, miras bırakanın çocukları, torunları ve bunlardan doğanların tamamını kapsar. Murisin çocukları zümre başı olarak kabul edilir. Çocuklar eşit şekilde mirasçılık hakkına sahiptir. Çocukların miras bırakandan önce ölmüş olması halinde ölen çocuğun miras payı aynı şekilde halefiyet yoluyla kendi mirasçılarına geçer. Ancak burada yasal mirasçılık kan bağı esasına dayandığından ölenin eşi veya evlatlığı mirasçı olamaz. Örneğin; miras bırakan “A” 01.06.2016 tarihinde ölmüş, A’nın oğlu olan “B” de 01.01.2016 tarihinde babasından önce ölmüştür. Miras bırakan A’nın kendisinden önce ölen oğlu B’nin çocukları C ve D mirasçılık hakkına sahipken B’nin eşi A’nın terekesinden mirasçılık hakkına sahip olamaz. Aynı şekilde eğer B’nin evlat edindiği biri var ise o da mirasçı olamayacaktır. Çünkü yasal mirasçılık kan bağı esasına dayanır.

İkinci Derece (Zümre) Mirasçılar

Murisin ölümü üzerine ikinci derecede (zümrede) miras hakkına sahip olan mirasçılar, miras bırakanın (murisin) ana ve babasıdır. Anne-babanın mirasçı olabilmesi için ilk derecede hiç mirasçı kalmamış olması gerekir. İkinci derecede mirasçı olan ana ve baba eşit miras paylarına sahiptir. Eğer miras bırakanın ana ve babası kendisinden önce ölmüş ise bu durumda bunların altsoyları halefiyet yoluyla mirasçılık hakkına sahip olacaktır. Yani aslında burada miras bırakanın kardeşleri mirasçı konumuna geçecektir. Eğer anne veya baba tarafının herhangi birinde hiç mirasçı yok ise bütün miras diğer tarafa kalacaktır. Örneğin; miras bırakan (muris) A’nın annesi B ve babası C hayatta ise bu durumda miras payları eşit olacaktır. Ancak, baba C, miras bırakan A’dan önce ölmüş ise bu durumda C’nin mirasçıları var ise miras onlara geçecek, eğer mirasçısı yok ise kendi miras payı da B’nin olacaktır.

Üçüncü Derece (Zümre) Mirasçılar

Murisin ölümü üzerine üçüncü derece (zümre) mirasçılar murisin büyükanne ve büyükbabasıdır. Ancak bunların mirasçı olabilmeleri için birinci derecede (zümrede) ve ikinci derecede (zümrede) mirasçı olmaması, yani miras bırakanın altsoyunun, ana ve babası ile onların alt soyunun miras bırakandan önce ölmüş olması gerekir. 

Miras bırakanın (murisin) kendisinden önce ölmüş olan büyükanne ve büyükbabasının yerlerini halefiyet yoluyla kendi altsoy mirasçıları alacaktır. Yani, büyükanne veya büyükbaba miras bırakandan önce ölmüş ise bunların altsoyu olan çocukları; miras bırakanın amca, hala, teyze ve dayıları ile onların altsoyları mirasçılık hakkına sahip olacaktır. Ancak burada miras bırakanın eşi sağ ise ve zümre başlarının tümü ölmüş ise (büyükbaba ve büyükanne ölmüşse), sadece zümre başlarının çocukları, yani miras bırakanın amca, hala, dayı ve teyzesi mirasçı olabilirler. Hala, dayı, amca ve teyzenin ölmüş olması ve miras bırakanın eşinin varlığı bunların altsoylarının mirasçılığını engeller. Yani, bu durumda sağ kalan eş tek başına mirasçı olur.

Evlatlık ve Altsoyunun Kanuni Mirasçılığı

Medeni Kanun’da kan hısımlığı esasına dayalı bir sistem olarak düzenlenen zümre mirasçılığı sisteminin tek istisnası evlatlık ve evlatlığın altsoyudur. Medeni kanuna göre evlatlık ve altsoyu, onu evlat edinen kişiye kan hısmı gibi mirasçı olurlar. Aynı zamanda evlatlığın gerçek ailesindeki mirasçılığı da devam eder. Yani evlatlık ve altsoyu miras bırakanın kendi altsoyu ile aynı haklara sahip olur (MK m. 500). Evlatlık ve altsoyunun mirasçılığının bazı özelliklerine değinmekte fayda vardır.

Evlatlık, hem kendisini evlat edinen kişilerin mirasçısıdır hem de kan bağına sahip olduğu ailesinin mirasçısıdır. Yani, mirasta mal paylaşımı sırasında evlatlık ve altsoyu hem kendi ailesinden hem de evlat edinenden miras alırlar ( MK m. 500). 

Evlatlık ve altsoyu sadece evlat edinene mirasçı olurlar, yani evlat edinenin hısımlarına mirasçı olamazlar (MK m.500). 

Evlat edinen ile evlatlık ve onun altsoyu arasındaki mirasçılık tek yönlüdür, yani evlatlık ve onun altsoyu evlat edinene mirasçı olurken, evlat edinen ve hısımları evlatlığın mirasçısı olamaz. Buradaki mirasçılık yasal mirasçılıktır.

Eşin Birinci Derece ile Birlikte Mirasçı Olması ve Mal Paylaşımı

Eş, birinci derece mirasçılar ile birlikte mirasçı olduğunda mirasta mal paylaşımına esas alınacak terekede miras payı 1/4’dür (MK m.499) .

Örneğin miras bırakanın iki çocuğu var ise bu durumda sağ kalan eş bunlarla beraber mirasçı olacaktır. Burada eşin miras payı terekenin 1/4‘ü olurken çocuklar da kalan ¾ ‘ü eşit olarak paylaşacaktır. Bu durumda çocuklara da 3/8 er pay kalacaktır.

Başka bir örnek verecek olursak miras bırakanın kendisinden önce ölen oğlu A’nın X ve Y adında iki çocuğu ile diğer oğlu B ve eşi E hayattadır. Bu durumda yine E’nin miras payı terekenin 1/4’dür. Geriye kalanın yarısı yani 3/8’i sağ kalan oğlu B’nin olurken bunun diğer yarısı da ölen A’nın çocuklarına eşit olarak 3/16 oranında paylaştırılır. Burada A’nın ölmesinden dolayı altsoyları onun mirasçılığını halefiyet yoluyla alacaktır. Burada sağ kalan B ve A’nın çocukları 1. Zümre mirasçılardır (E=1/4, B=3/8, X=3/16, Y=3/16). 

Miras bırakan A’nın kendisinden önce ölen B’nin oğlu T’nin kızı X ile oğlu Y, A’nın diğer oğlu C ve Evlatlığı D ile eşi E hayattadır. Bu durumda miras paylarının nasıl olacağını belirleyelim. Yine burada 1. Zümre mirasçılar hayatta olduğu için eşi E’nin miras payı 1/4 olacaktır. Geriye kalan 3/4 kısım ise oğulları arasında eşit paylaşılacaktır. Ancak burada oğlu B kendisinden önce öldüğü için onun payı halefiyet yoluyla kendi oğlu T’ye geçecektir. T de hayatta olmadığı için miras onun çocukları X ve Y’ye kalacaktır. Ayrıca evlatlığın da mirasçılığı da kan hısmı gibi olduğundan diğer çocuklarla eşit pay alacaktır. Sonuç olarak E pay aldıktan sonra kalan miras eşit paylaşılacaktır. Yani, burada C’ye ¾ ün üçte biri olan 3/12, yine evlatlık olan D’ye 3/12 ve B hayatta olmadığı için onun payı olan 3/12’lik kısımda torunları X ve Y arasında 3/24’lük iki eşit pay olarak paylaştırılacaktır (E=1/4, C=3/12, D=3/12, X=3/24, Y=3/24). 

Eşin İkinci Derecee ile Birlikte Mirasçı Olması ve Mal Paylaşımı

Eş, ikinci derecede miras hakkına sahip mirasçılar ile birlikte mirasçı olduğunda, terekenin 1/2’sini miras payı olarak alır (MK m. 499). 

Miras bırakan M’nin annesi A ile babası B ve eşi E hayattadır. Bu durumda mirasçıların miras payları şu şekilde olacaktır. Bura A ve B ikinci zümre mirasçılardır. Dolayısıyla burada E terekenin 1/2’lik kısmını alırken, geriye kalan ½ de A ve B arasında eşit paylaşılacaktır (E=1/2, A=1/4, B=1/4). 

Miras bırakan M’nin kendisinden önce ölen anne ve babasının diğer çocuğu yani miras bırakanın kardeşi B ile eşi E hayattadır. Bu durumda yine E’nin ikinci zümre ile mirasçılığı söz konusu olduğundan E terekenin 1/2 sini alırken kalan diğer kısım anne ile baba arasında eşit paylaştırılacak, ancak ikisi de hayatta olmadığından onların miras payı halefiyet yoluyla B’ye geçecektir. Yani B burada 1/4 anneden ve 1/4 babadan pay alacaktır (E=1/2, B=1/2’şer pay alacak). 

Eşin Üçüncü Derece Zümre Başları ve Onların Çocuklarıyla Birlikte Mirasçı olması

Eş, Üçüncü zümre başları ve onların çocukları ile birlikte mirasçı olursa, miras payı terekenin 3/4’ü olacaktır (MK m.499). 

Miras bırakan M’nin eşi E ile kendisinden önce ölen annesinin annesi A ve babası B , yine kendisinden önce ölen babasının babası C ile annesi D hayattadır. Burada miras bırakanın anne ve baba tarafından büyük anne ve büyük babaları hayattadır ve bunlar üçüncü zümre başlarıdır. Dolayısıyla Eşin burada miras payı üçüncü zümre başları ile mirasçı olduğu için 3/4 olacaktır. Geriye kalan 1/4’lük pay ise M’nin anne ve baba tarafına eşit paylaştırılacaktır. Yani annesine düşen 1/8 pay annesi hayatta olmadığı için onun anne ve babasına, babasına düşen 1/8 pay da babası hayatta olmadığı için onun anne ve babasına kalacaktır. Onlarda bu payları eşit şekilde paylaşacaktır. Yani M’nin anne tarafından büyük annesi A 1/16, büyük babası 1/16 pay alacak, yine M’nin baba tarafından büyük annesi D 1/16 ve büyük babası C de yine 1/16 pay alacaktır (E=3/4, A=1/16, B=1/16, C=1/16, D=1/16). 

Yukardaki örnekte B ve C’nin hayatta olmaması ihtimalinde ise bunların payları diğer tarafa kalacaktır. Yani B’nin payı A’ya, C’nin payı da D’ye kalacaktır. Bu durumda A 1/8 pay ve D 1/8 pay alacaktır (E=3/4, A=1/8, D=1/8). 

Yine yukarda verilen örnekte zümre bir tarafın zümre başlarının ölmüş olması halinde bunların payları diğer tarafa geçecektir. Yani miras bırakanın anne tarafının zümre başları ölmüş ise –büyük anne ve büyük baba- bunların payları baba tarafından büyük anne ve büyük babasına kalacaktır. Somut olarak yukardaki örnekte A ve B ölmüş ise bunların payları C ve D’ye kalacaktır. Yani C 1/8 ve D 1/8 pay alacaktır. Ancak bunun olması için yani bir tarafın ölmüş olması halinde paylarının diğer tarafa geçmesi için miras bırakanın eşinin mirasçı olması yani sağ olması gerekir (E=3/4, C=1/8, D=1/8) 

Yine yukarda verilen örnekte C’nin de ölmüş olması ihtimalinde onun da payı D’ye kalacak dolayısıyla miras bırakanın babası tarafından büyük annesi D, eşi E ile beraber mirasçı olacak ve miras payı ¼ olacaktır ( E=3/4, D=1/4).

Üçüncü zümre açısından verilen bu örneklerde zümre başlarının çocuklarının olmaması, yani miras bırakanın amca, hala, dayı ve ya teyzesinin olmaması ya da kendisinden önce ölmüş olması haline göre paylaştırma yapılmıştır. 

Eşin Tek Başına Miras Hakkına Sahip Olduğu Haller

Birinci ve ikinci zümrede hiç mirasçı yoksa, üçüncü zümrede de zümre başları ve onların çocukları hayatta değilseler, eş tek başına mirasçı olacaktır (MK m. 499). Yani, üçüncü derecede eş sadece büyükana ve büyükbaba ve amca, dayı, hala, teyzeleri ile birlikte mirasçı olabilir. Eğer bunlardan herhangi biri yoksa, eş tek başına kanuni mirasçı olacaktır. Yani üçüncü derecede miras bunların da çocuklarına geçemeyecektir. Eşin varlığı bunların altsoyunun mirasçılığına engel olmaktadır. 

Kısaca ilk iki zümrede hiç mirasçı yoksa ve üçüncü zümrede de zümre başları ile onların çocukları miras bırakandan önce ölmüş ise eş tek başına mirasçı olur. Burada eşin varlığı devletin de mirasçılığına engel olmaktadır. 

TMK md. 181 uyarınca boşanan eşler birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar. Aynı şekilde boşanan eşlerin birbirleri lehine yaptıkları ölüme bağlı tasarruflar da kanun gereği kendiliğinden ortadan kalkar lakin söz konusu ölüme bağlı tasarrufta eşlerin boşanması durumunda dahi geçerli olacağına dair bir hüküm bulunması halinde işbu tasarruf geçerliliğini korur. 

Boşanma davası devam ederken eşlerden birinin ölmesi durumunda ölen davacının mirasçılarından birinin davaya devam etmesi ve davalının kusurunun saptanması durumunda eşlerin birbirlerine karşı yasal mirasçılığı devam eder.

Miras Hukukunda Bazı ilkeler

Mirasçı olabilmek için bir zümreye dahil olmak gerekir. Herhangi bir zümre içerisinde olmayanlar ancak iradi mirasçı olabilirler. 

*Bir önceki zümrede mirasçı bulunması bir sonraki zümrenin mirasçılığını engeller. Örnek; bir tane torun, anne-babanın mirasçılığını engeller. 

*Zümre içinde ön sıradaki mirasçılar, alt sıradaki mirasçıların mirasçılığını engeller. Örnek; oğlu hayattayken, aynı oğlunun kızı mirasçı olamaz. 

*Altsoy, zümre başı ya da kök başına halef olur. Buna kök içinde halefiyet ilkesi denir.

*Zümre başları ya da kök başlarının mirasbırakandan önce ölmüş olmaları halinde altsoylar arasında eşit paylaşım yapılır.

Kardeşler Arasında Miras Paylaşımı Nasıl Olur? 

Kardeşlerin yasal mirasçı olarak mirastan pay alabilmeleri için (vasiyetname ve miras sözleşmesi dışında) miras bırakan kişinin altsoyu (çocuk,torun..) bulunmamalı  ve üstsoyu da miras bırakandan önce vefat etmiş olmalıdır. Bu halde hayatta olmayan üst soyun miras hakkı kendi altsoyuna geçecek yani miras bırakanın kardeşleri mirastan pay alabileceklerdir. 

Kardeşler arasında miras paylaşımı kural olarak eşit şekilde yapılmaktadır. Bu hususta kardeşlerin evlilik dışı veya evlilik içi çocuk olmalarının da  miras paylaşımı bakımından bir etkisi bulunmamaktadır.

Saklı Pay Sahibi Mirasçı Nedir?

Saklı pay sahibi mirasçı, miras bırakanın yaptığı tasarruflara karşı miras payları belirli oranlarda korunan mirasçılardır. Yani, miras bırakanın hiçbir şekilde müdahale edemeyeceği, üzerinde tasarruf edemeyeceği şekilde bir miras hakkına sahip olan mirasçılara “saklı pay sahibi mirasçı” denilmektedir. Medeni Kanunda sınırlı olarak sayılan saklı paylı mirasçılar şunlardır: 

Miras bırakanın altsoyu (Çocukları, evlatlıkları, torunları ve onların çocukları),

Miras bırakanın anne-babası,

Miras bırakanın eşi.

Daha önce saklı paylı mirasçı olarak sayılan miras bırakanın kardeşleri yapılan değişiklikle saklı paylı mirasçı olmaktan çıkarılmıştır. Ancak bu değişikliğin yapıldığı 10 Mayıs 2007 gününden önce gerçekleşen ölümlerde, bundan sonraki bir tarihte açılan tenkis davasında kardeşlerin de saklı payı göz önüne alınacaktır. 

Miras Hukukunda Saklı Pay Oranları Nedir?

Miras hukukunda saklı pay, miras bırakanın miras hakkına tecavüz eden bazı tasarruflarına karşı korunan, yasal miras payının belirli bir oranıdır. Miras bırakan (muris) bu oranlar üzerinde tasarruf edemez. Saklı pay sahibi mirasçının saklı pay üzerindeki miras hakkı hiçbir şekilde ortadan kaldırılamaz. 

Miras hukukunda saklı pay, Yasal Miras Payı üzerinden hesaplanır. 

Buna göre saklı paylar; 

Altsoy ve Mirasta Saklı Pay Hakkı: Miras bırakanın altsoyu için yasal miras payının yarısı (1/2’si) saklı pay olarak kabul edilir. Örneğin, ölümünden sonra mirasçı olarak üç çocuğu ve eşi kalan miras bırakan (muris) tüm malvarlığını vasiyetname yoluyla eşine bıraksa dahi paylaşım mirasçıların saklı payı dikkate alınarak yapılacaktır. Bu durumda her bir çocuğun yasal miras payı 1/4’tür, her bir çocuğun saklı pay oranı da 1/2 olduğundan, muris (miras bırakan) tüm malvarlığını eşe bıraksa dahi her bir çocuğun mirasın 1/8’i oranında miras hakkı vardır, muris (miras bırakan) bu saklı paya dokunamaz. Somut örneğimizde, miras bırakan, tüm malvarlığını eşine bırakmasaydı her biri 1/4 oranında yasal miras hakkına sahip olabilecek çocuklar, murisin tüm malvarlığını eşine bırakması halinde 1/8 oranında mirasta pay sahibi olacaktır.

Anne-Baba ve Mirasta Saklı Pay Hakları: Ana ve babanın her biri için yasal miras payının dörtte biri(1/4’ü) saklı pay olarak kabul edilir.

Sağ Kalan Eş İçin Saklı Pay: Sağ kalan eş için altsoy ile birlikte (1. Zümre) veya ana-baba ile birlikte (2. Zümre) mirasçı olması durumunda yasal miras payının tamamı; diğer durumlarda yani tek başına veya 3. Zümre ile birlikte mirasçı ise burada da yasal miras payının dörtte üçü (3/4’ü) saklı pay olarak kabul edilmiştir.

Ancak, 1.1.2002 tarihinden önce gerçekleşen ölümlerde miras paylarının ve saklı payların belirlenmesinde eski sisteme göre paylaştırma ve saklı paylar hesaplanır. Bu tarihten önceki sistemde bu oranlar farklıdır. Ayrıca 10.05.2007 tarihine kadar saklı paylı mirasçı olarak sayılan kardeşler için de bu tarihten önce gerçekleşen ölümlerde, açılan davalarda saklı payları göz önünde tutulacaktır. Eğer 10.05.2007 tarihinden sonra ölüm gerçekleşmiş ise kardeşlerin saklı payları hesaplanmayacaktır. 

Hemen belirtmek gerekir ki, tenkise konu tasarrufun 1.1.2002 tarihinden önce yapılmış olması onu Eski Medeni kanuna tabi kılmaz. Önemli olan miras bırakanın ölüm tarihidir.